ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun 23 Kasım'a kadar sürecek 10 gün ve 7 ülkeyi kapsayan turu bugün başlıyor. ABD'li bakanın Fransa'daki temasları sonrası İstanbul'a gitmesi öngörülüyor. Ancak Pompeo'nun sadece Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya gelerek dini meseleleri ele alacağının açıklanması ve resmi temaslara işaret edilmemesi Ankara'nın tepkisini çekti.
Resmi görüşme olup olmayacağı sorusunun yarattığı tartışmalı ortama rağmen Pompeo'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesi için tarafların çalışmaya devam ettiği kaydediliyor.
Pompeo'nun yurtdışına yapacağı geziye ilişkin ABD Dışişleri Bakanlığı açıklaması, 10 Kasım Salı günü yapıldı. Açıklama, Pompeo'nun sırasıyla Fransa, Türkiye, Gürcistan, İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Suudi Arabistan'ı ziyaret edeceğini ve gittiği ülkelerde hangi yetkililerle görüşeceğini ayrıntılı bir şekilde aktardı.
Örneğin Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Dışişleri Bakanı Jean Yves le Drian ve diğer üst düzey yetkililerle görüşecek olan Pompeo, Tiflis'te Gürcistan'ın hem cumhurbaşkanı, hem başbakanı hem de dışişleri bakanı ile bir araya gelecek.
Dışişleri açıklaması, Amerikan diplomasisini yöneten Pompeo'nun, Türkiye haricindeki her ülkede üst düzey temaslar yapıp önemli ikili ve uluslararası konuları ele alacağını kaydederken, İstanbul'a yapacağı ziyarette sadece Fener Rum Patriği Bartholomeos ile görüşeceğini bildirdi. Aynı açıklamada, Pompeo'nun Ortodoks dünyasının ruhani lideri ile Türkiye ve bölgede dini konuları ele alarak, ABD'nin tüm dünya genelinde dini özgürlükler konusundaki güçlü duruşunu vurgulayacağı kaydedildi.
ABD Dışişleri Bakanı'nın Bartholomeos ile görüşerek Washington'un Ayasofya'nın Temmuz ayında yayımlanan bir cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle camiye dönüştürülmesine dönük tepkisini bir kez daha yansıtmayı amaçladığı kaydediliyor.
Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesine hem Pompeo bakan olarak hem de bakanlığı kurumsal olarak tepki göstermiş, tarihi önemdeki bu yapının müze olarak kalması çağrısında bulunmuştu.
Dışişleri Bakanlığı'ndan tepki açıklaması
Pompeo'nun ziyaretine ilişkin yapılan bu açıklamaya, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy 11 Kasım günü yazılı bir açıklamayla tepki gösterdi. Misafir yabancı devlet adamlarının ziyaret ettikleri ülkelerdeki dini cemaatlerin temsilcileriyle bir araya gelmelerinde bir sakınca olmadığını, ancak Türkiye'nin dini özgürlükler konusunda özellikle son 20 yılda ilerleme kaydettiğinin herkesin bildiğini kaydeden Aksoy, şu tepkiyi verdi:
"Dolayısıyla, ABD Dışişleri Bakanı'nın ülkemizi ziyaretine ilişkin açıklamada bu hususta kullanılan ifadeler son derece yersizdir. Kaldı ki, ABD'nin önce aynaya bakması ve kendi ülkesindeki ırkçılık, İslam düşmanlığı ve nefret suçları gibi insan hakları ihlallerine gereken hassasiyeti göstermesi daha doğru olacaktır. Bu husustaki tepkimiz ABD tarafına iletilmiş ve ABD'nin öncelikli olarak bölgesel ve küresel konularda ülkelerimiz arasında işbirliğinin artırılmasına odaklanması telkin edilmiştir."
'Resmi görüşme olacak mı?' tartışması
Diplomatik kaynaklarca yerleşik teamüllere aykırı bir üslup içerdiği kaydedilen ABD Dışişleri Bakanlığı açıklaması, taraflar arasında resmi görüşme olup olmayacağı tartışmasını yaratması açısından da dikkat çekti.
Türk basınına yansıyan haberlerde, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Pompeo'nun Türkiye ziyaretine Ankara'yı da ekleyerek resmi temasların başkentte gerçekleşmesi isteminde bulunduğu ancak ABD tarafının Dışişleri Bakanı'nın yoğun programını gerekçe göstererek İstanbul'da görüşmede ısrarcı olduğu yer aldı.
Çavuşoğlu'nun bunun üzerine Pompeo ile görüşmeyi teyit etmediği, ABD Dışişleri'nden yapılan açıklamada da Türk yetkililerle görüşme konusunda bu nedenle bilgi verilmediği iddia edildi.
Pompeo'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile resmi temaslarının netleşmesi durumunda açıklamanın yapılması öngörülüyor.
İlişkilerde gerilimli konular
Pompeo'nun Türkiye ziyareti son dönemde iki ülke arasındaki ilişkilerde hem ikili konular hem de başta Doğu Akdeniz, Dağlık Karabağ ve Suriye süreçleri olmak bölgesel sorunlar nedeniyle gerginlik yaşandığı bir döneme denk gelmesi açısından dikkat çekiyor.
İkili sorunların başında Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemleri geliyor. Türkiye'nin Rus savunma sistemlerini Sinop'ta test etmesi ve bu süreçten geri adım atmayacağını açıklaması Washington'un rahatsızlığını artırdığı değerlendirmelerine neden oluyor.
Bölgesel konuların başında ise Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti ile yaşadığı gerilim geliyor. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, 12 Eylül'de Kıbrıs Cumhuriyeti'ni, 27 Eylül'de Yunanistan'ı ziyaret etmiş ancak Türkiye'yi turuna eklemeyerek Ankara'nın tepkisini çekmişti. Pompeo, bu ziyaretlerinde Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nin yanında durmuş, Türkiye'nin tek taraflı adımlardan uzak durması gerektiğini kaydetmişti.
ABD Dışişleri Bakanı, 27 Eylül'de Ermenistan ile Azerbaycan arasında Dağlık Karabağ'da başlayan çatışmalarla ilgili yaptığı açıklamalarda, Türkiye'nin rolünü sert sözlerle eleştirmişti. Suriye konusunda ise ABD'nin YPG'ye verdiği siyasi ve askeri desteği eleştirmeye devam eden Türkiye, Washington'un geçen aylarda Suriye petrolünün çıkarılması ve satışı için bir Amerikan şirketinin YPG ile işbirliği yapmasına izin vermesine sert tepki göstermişti.
İstanbul'da resmi görüşmelerin gerçekleşmesi durumunda bu konuların gündeme gelmesi bekleniyor.
Pompeo 'topal ördek' konumunda
Görüşülecek konuların çeşitliğine ve sorunların derinliğine karşın, Türk-Amerikan görüşmelerinden somut bir sonuç çıkması beklenmiyor. Bunun en önemli nedeni ise Pompeo'nun seçimi yitirmiş ve devir teslimi bekleyen yönetimler için kullanılan "topal ördek" konumunda olması.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 Kasım seçimlerinin resmi sonuçları henüz ilan edilmemiş olmasına karşın 10 Kasım'da ABD'nin 65. Başkanı seçilen Joe Biden'a kutlama mesajı göndermiş, iki müttefik ülkenin bundan sonraki süreçte ilişkilerini geliştirmeleri için çalışmaya kararlı olduğunu iletmişti.
Erdoğan, seçimleri kaybeden ABD Başkanı Donald Trump'a da teşekkür mesajı göndermişti