Türk Silahlı Kuvvetleri ve MİT'in birlikte çalışarak PKK'nın sözde üst düzey kadrosuna ağır kayıp verdikleri bugünlerde, PKK'nın maket uçak saldırıları hız kazandı.
Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı olan hava harekatlarının ana üssü konumundaki Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığına geçtiğimiz günlerde 2 maket uçakla saldırı düzenlenmiş, askerlerimizin dikkati sayesinde yerden ateş edilerek düşürülen maket uçak, herhangi mal ve can kaybına sebep olmamıştı. Dün de Batman ve Şırnak'ta maket uçak saldırıları gerçekleşmiş, güvenlik güçlerinin zamanında müdahalesiyle etkisiz hale getirilmişti.
İlgili birimlerin düşürülen maket uçaklar üzerindeki teknik incelemesinin ilk sonuçlarına göre bu droneların PKK'nın daha önce kullandığı dronelardan pek bir farkı yok. Fakat görülüyor ki bombanın ilkel yöntemlerle tuzaklandığı eski dronelara, onları "hayalet" hale getirecek bir beyin kartı eklenmiş.
Bu beyin kartı sayesinde maket uçak, çoklu frekans sistemini kullanabiliyor ve bu da dronesavar, jammer gibi cihazlarla sinyallerini karıştırıp etkisiz hale getirmemizi engelliyor. Üstelik bunlar çok küçük olduklarından gözle belirlemek bile zor. Bu da maket uçakları gece saldırılarına uygun hale getiriyor. Gerçekleştiğinde de ateş ederek düşürülmesi gerekiyor.
Son günlerdeki maket uçak saldırılarında PKK'nın kullanmaya başladığı görülen çoklu frekanslı beyin kartlarının ise ilk belirlemelere göre Kanada'da üretilmiş ve oradan temin edilmiş olduğu düşünülüyor.
Masum görünüşüne ve yaratılan barışçıl imajına rağmen, Kanada dünyanın en büyük silah satıcılarından biri. Dolayısıyla dünyadaki birçok çatışma ve savaşla derin bağlantısı ve bunlardan çıkarları var.
Kanada, Ermeni lobisinin baskın olduğu bir ülke. 2. Karabağ Savaşı'nda Azerbaycan'a destek vermemiz sonucunda Kanada, Türkiye'ye İHA ve SİHA üretiminde "göz" olarak bilinen "wescam laser işaretleyici kamera" konusunda ambargo uygulayacağını açıklamıştı.
Aselsan, İHA/SİHA'ların hayati parçalarından birisi olan "Elektro-Optik Keşif Gözetleme ve Hedef Tespit Sistemi – CATS"i tamamen yerli imkanlarla üretmeyi başararak kullanıma sundu. Bu sayede Kanada'nın ambargosunun bir anlamı kalmazken, üretimde aksama yaşanmadı.
Selçuk Bayraktar da yaptığı açıklamada ambargoya konu olan parçanın, zaten ülkemizde kendimizin de üretmeye başladığı bir parça olduğunu ve bizim için problem yaratmayacağını söyledi.