SİYASET

CHP'den  Bakan Şimşek’e tepki

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in vatandaşın geçim sıkıntısının farkında olduğu ve yine de sabredilmesi gerektiği şeklindeki açıklamalarına tepki gösterdi. Genç, “Geçim sıkıntısının farkında olduğunu söyleyen bir Hazine Bakanı, gerçek çözümler yerine sadece zaman kazanmaya çalışan açıklamalarla halkın sabrını daha ne kadar zorlayacak” dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dün akşam katıldığı CNN Türk yayınında ekonomideki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, vatandaşların yaşadığı geçim sıkıntısının farkında olduğunu belirterek, vatandaşların haklı olduğunu söyledi. Şimşek, enflasyonun düşmesi için zamana ve sabra ihtiyaçları olduklarını dile getirdi.

CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Bakan Şimşek’in açıklamalarına tepki gösterdi. Bakan Şimşek’in söylemlerini ‘zaman kazanmaya çalışma’ olarak niteleyen Genç’in yazılı açıklaması şöyle:

“Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in CNN Türk’te yaptığı açıklamaları hayretle izledik. Sayın Bakan, Türkiye'nin gri listeden çıktığını ve bunun ülkemizin dış itibarını artırdığını, enflasyonun geçiş yılı olarak kabul edildiğini, cari açıkta azalma kaydedildiğini ve uluslararası rezervlerin yükseldiğini ifade ediyor. Ancak bu açıklamalar, vatandaşın mutfaktaki yangınını söndürmüyor, sofradaki ekmeği büyütmüyor.

“Artış hızındaki yavaşlama, vatandaşın mutfak masrafını ya da kira giderini azaltmıyor”

Sayın Bakan, enflasyonun tek haneye düşeceğini söylüyor ama bugüne kadar uygulanan politikaların vatandaşın cebine yansıyan somut bir faydası yok. Türkiye'nin kredi notunun arttığını dile getirirken, vatandaşın kredi kartı borçlarının ve geçim sıkıntısının ne kadar arttığını neden göz ardı ediyor? Sayın Bakan, gri listeden çıkmanın, uluslararası arenada ‘itibar’ getirdiğini söylerken, ülkedeki işsizlik oranının ve hayat pahalılığının getirdiği itibar kaybını neden göz ardı ediyor? Bakan Şimşek, fiyat artışlarının hızındaki yavaşlamayı bir başarı olarak sunuyor. Ancak, fiyatlar artmaya devam ederken, artış hızındaki yavaşlama, vatandaşın mutfak masrafını ya da kira giderini azaltmıyor. Geçim sıkıntısının farkında olduğunu söyleyen bir Hazine Bakanı, gerçek çözümler yerine sadece zaman kazanmaya çalışan açıklamalarla halkın sabrını daha ne kadar zorlayacak?

 “Sabrı gösteren vatandaşımızın mutfakta kaynayan tenceresini, artan kira ve fatura yükünü kim hafifletecek”

Cari açıkta düşüş yaşandığını, uluslararası rezervlerin arttığını belirtiyor Sayın Bakan. Peki, bu gelişmeler neden vatandaşın alım gücüne, mutfaktaki tencereye yansımıyor? Türkiye’nin risk priminin düştüğünü ifade ederken, vatandaşın risk primi, yani günlük yaşam mücadelesi neden azalmak yerine artıyor? Bakan Şimşek, 2025'in ikinci yarısında ekonomik rahatlamanın hissedileceğini ifade ediyor. Ancak biz bu vaatlere çok alıştık. Halkımız bir kez daha ‘sabır’ ve ‘zaman’ istendiğini görüyor. Peki, bu sabrı gösteren vatandaşımızın mutfakta kaynayan tenceresini, artan kira ve fatura yükünü kim hafifletecek? Gerçek çözümler ne zaman hayata geçirilecek?

“Gerçek çözümler ve somut adımlar bekliyoruz, yoksa bu halkın sabrı tükenecek”

Türkiye'nin ekonomideki başarısının ancak halkın refahı ile ölçülebileceğini hatırlatmak isterim. Biz CHP olarak, halkın sesini duyurmak, gerçek çözümler üretmek için mücadeleye devam edeceğiz. Çünkü bu ülkenin vatandaşları daha iyisini hak ediyor. Geçim sıkıntısı, işsizlik ve yoksulluk, hükümetin başarısız ekonomi politikalarının sonucudur ve sadece söylemlerle düzeltilmez. Gerçek çözümler ve somut adımlar bekliyoruz, yoksa bu halkın sabrı tükenecektir. Bugün vatandaşlarımız, mutfaktaki yangını söndüremeyen, faturaları ödeyemeyen, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan bir geçim derdiyle karşı karşıya. Ekonomi politikaları sadece rakamlardan, istatistiklerden ibaret değildir; her şeyden önce vatandaşın sofrasındaki ekmek, çocuğunun eğitimi, sağlığı ve huzuru demektir. Eğer vatandaş geçinemiyorsa, temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa, bu durumda iktidarın politikalarını gözden geçirmesi, halkın talebine kulak vermesi gerekir. Çünkü, ‘Geçim olmazsa seçim olur.’ Halkın sesi, sandıkta yükselir, adalet ve refah arayışı orada cevap bulur.” (ANKA)