İşte yapılan o açıklama;
"Öncelikle ve önemle müvekkile karşı yapılan bu iftiraya karşı açıklamayı yapmak zorunda kalmış olmanın derin üzüntüsünü paylaşmak isteriz. Zira henüz ergenlik çağına adım atmaya hazırlanan bir evladın, bir anne tarafından haksız menfaat elde etmek amacıyla boşanma davasına malzeme edilmesinin hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Sırf müvekkil Dr. Ender Saraç'tan yüklü bir bedel almak amacıyla bir evlada ömür boyu sürecek travmayı yaşatmaya kimsenin alet olmaması hukuki ve vicdani bir zorunluluktur. Önemle belirtmek isteriz ki, müvekkil ile Eşi Benan Saraç'ın evlilikleri uzun süreden beri sürdürülemez bir hal almış olup taraflar 3 yılı aşkın bir süredir ayrı yaşamaktadırlar. Müvekkil tamamen kağıt üzerinde kalan evliliğini sonlandırmak amacıyla harekete geçtiği andan itibaren çeşitli montaj video kayıtlarıyla tehdit edilmiş olunup bu tehditlere mahal vermemesi ve boşanma davasını açmasının akabinde; mahkemenin, davanın içeriğiyle ilgili gizlilik kararı ve yayın yasağı vermesi üzerine bu çirkin, gerçek dışı, kan donduracak plan hazırlanıp sosyal medya üzerinden algı operasyonuna geçilmiştir. Bu noktada belirtmek isteriz ki Benan Saraç aleyhine verilmiş olan koruma tedbir kararı sebebiyle konuşamayan Benan Hanım çocuğunu kurban etmekten çekinmemiştir. Kamuoyunun takdir edeceği üzere gerçekten böyle bir olay olsaydı hiçbir anne yıllarca bu videoyu uhdesinde tutarak şantaj amaçlı kullanmazdı. Şüphesiz ki değil anne herhangi bir kimse böyle bir şeyden şüphe dahi etse yapacağı ilk iş yargıya başvurmak olurdu. Aleyhine açılan boşanma davasından sonra yargıya başvurmak yerine; el kadar çocuğa baskı yaparak aylardır görmediği babası aleyhine beyanda bulunmaya zorlamak ve tamamen gizli olması gereken bir evrakı çocuğun ismini de blurlamadan bir kısım merdiven altı hesaplardan yayınlatmanın amacının takdirini kamuoyuna bırakıyoruz. Ayrıca belirtmek isteriz ki müvekkile atfedilen çirkin iftiranın sözde kanıtı olarak sunulan videoda görülen Boncuk isimli kedinin tam 6 yıl önce bu hayattan ayrılmış olması dahi başlı başına durumun vahametini göstermesi açısından bir hayli önem arz etmektedir. Çocukların boşanma gibi son derece zor ve travmatik süreçlere dahil edilmemesi sadece anne ve babalara değil, tüm topluma yüklenilen son derece önemli bir görev ve sorumluluktur. Bireysel hırslarına yenik düşen ebeveynlerin karşısında toplumun çocuğu koruma altına alması gerektiğine hatırlatarak sosyal medyada yapılan bu karalama kampanyasına hiç kimsenin alet edilmemesini diliyoruz. Zira burada korunması gereken en büyük değer iradesi sakatlanan bir evlattır. Herkesin bu önemli hususa hassasiyet göstererek yayın yasağını ihlal eden paylaşım ve içeriklere itibar edilmemesini önemle rica eder, bu konuda göstereceğiniz hassasiyet ve duyarlı yaklaşımlarınız için şimdiden teşekkür ederiz."