Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla KKTC'nin başkenti Lefkoşa'da düzenlenen 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı geçit töreninde konuştu.

Tatar, "Rum liderliği, Kıbrıs Türklerini 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti'nde silah zoruyla dışlayarak bu Cumhuriyeti Enosis'e bir sıçrama tahtası olarak kullanmaya kalkışmıştı." diyerek, Kıbrıs Türklerini imha etmeyi hedefleyen Akritas Planı'nın 21 Aralık 1963'te Kanlı Noel ile acımasızca uygulamaya koyulduğunu ve 103 Türk köyünün yakılarak halkın yerinden edildiğini anımsattı.

"Vefakar ve cefakar halkımız 11 yıl boyunca en zor koşullarda göçmen çadırlarında yaşamış, açlığa ve yoksulluğa itilmiş, boyun eğmemiş, esir olmamış, başı dik mücadele ederek Türklüğün onurunu ve şerefini çiğnetmemiştir." diye konuşan Tatar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 186 sayılı 4 Mart 1964 tarihli kararı nedeniyle Rum tarafının "haksız, hukuksuz ve talihsiz" şekilde Ada'nın tek hükümeti olarak kabul görmesine sitem etti.

Tatar, 1963 Kanlı Noel saldırılarıyla başlayan çatışma ve katliamların, Erenköy ve Geçitköy de dahil Kıbrıs'ın çeşitli bölgelerinde 1974'e kadar devam ettiğini vurgulayarak, 1964'te Erenköy'de öldürülen şair Süleyman Uluçamgil'in Anadolu ve Kıbrıs Türklerinin ortak mücadelesini betimleyen şiirinden bir dize okudu.

"Rum-Yunan ikilisi 1963-1974 yılları arasında bir taraftan katliamlar yaparken, diğer yandan da Ada'nın Yunanistan'a ne zaman bağlanacağının hesabını yapmaya devam ediyordu." ifadesini kullanan Tatar, Yunanistan'daki askeri cunta yönetimi ile Rum terör örgütü EOKA'nın 15 Temmuz 1974'te Ada'da yaptığı darbeyle Türk halkını yok etmeyi ve Kıbrıs'ı Yunanistan'a ilhak etmeyi hedeflediğini kaydetti.

Tatar, Rumların baskısı sürerken Kıbrıs Türk halkının Türkiye'nin desteğini beklediğini anlatarak, "15 Temmuz (1974) darbesinden sonraki günlerde sanki aylar geçiyordu." dedi.

Dönemin Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit'in, Kıbrıs Barış Harekatı öncesinde yaptığı görüşmeler ve hazırlık sürecine dair detaylara değinen Tatar, Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan garantörlük hakkını kullanarak 20 Temmuz 1974 sabahı Ada'ya harekat gerçekleştirdiğini hatırlattı ve şunları kaydetti:

Muğla'daki orman yangını yerleşim yerlerini tehdit ediyor Muğla'daki orman yangını yerleşim yerlerini tehdit ediyor

"20 Temmuz 1974 sabahı, Türk askeri Girne sahillerine ayak basarken, paraşütlerle de gökten yağmur gibi toprağa iniyordu. Bugün halkımız ve Mücahitlerimiz büyük bir özlemle Mehmetçikle kucaklaşırken sevinç gözyaşları hala hafızalarımızdan silinmemiştir."

Tatar, Kıbrıs Türklerinin lideri Dr. Fazıl Küçük ile KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş'ın yaktığı meşalelerin yollarını aydınlattığını dile getirerek, "Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkeleri de yolumuzu çizmiştir. Bu yol, özgürlük, bağımsızlık ve hürriyet yoludur." dedi.

İstiklal Marşı'ndaki "Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklal." dizesine işaret eden Tatar, dünyada hak ettikleri yeri bir gün mutlaka alacaklarını ve hedeflerine ulaşacaklarını vurguladı.

Editör: Haber Merkezi