Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy, 10 Nisan 2021’de Türkiye’yi ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la bir araya geldi. Ziyaret çerçevesinde Türk ve Ukrayna heyetleri de görüşürken, görüşmelerin akabinde iki cumhurbaşkanının katılımıyla basın toplantısı gerçekleştirildi. Görüşmelerde Ukrayna ile Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yapılan Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey 9. Toplantısı Ortak Bildirisi başta olmak üzere Kırım Platformu gibi birçok başlık ele alındı. Görüşmelerin akabinde Türkiye ve Ukrayna arasında imzalanan anlaşmalardan biri “Türkiye Cumhuriyeti Hükumeti ile Ukrayna Hükumeti Arasında Kırım Tatar Halkının Temsilcileri ve Ukrayna Vatandaşlarının Yararlanıcı Kategorileri İçin Konut Yapımı Alanında İşbirliğine Dair Çerçeve Anlaşma”sı oldu. QHA’ya konuşan Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının temsilcileri, Zelenskıy’in ziyaretini yorumlayarak farklı açılardan ele aldılar.

Kırım Haber Ajansı, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskıy’in ziyareti, gerçekleştirilen anlaşmaşar ve ortak basın açıklamasında söylediklerini değerlendirmeleri üzere Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının görüşlerine başvurdu. Kırım Derneği Genel Başkanı ve Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) Başkan Yardımcısı Mükremin Şahin, Kırım Tatar Teşkilatları Platformu ve Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, Dünya Kırım Tatar Kongresi Genel Sekreteri Av. Namık Kemal Bayar, Kırım Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Celal İçten ve Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi, Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Zelenskıy’in ziyaretini ve yapılan görüşmeleri yorumladı.

MÜKREMİN ŞAHİN: BİZ KIRIM TATARLARI BU İLİŞKİLERİN TAM ORTASINDAYIZ VE BU İLİŞKİNİN KUVVETLENMESİNİ BÜTÜN KALBİMİZLE DESTEKLEMEKTEYİZ

Kırım Derneği Genel Başkanı ve Dünya Kırım Tatar Kongresi (DKTK) Başkan Yardımcısı Mükremin Şahin, Volodımır Zelenskıy’nin ziyaretini Türkiye-Ukrayna ilişkileri bağlamında değerlendirerek Kırım Tatarları için konut meselesindeki dikkat çekmek istedikleri hususiyetleri de dile getirdi. Şahin’in değerlendirmesi şöyle:

“Türkiye-Ukrayna İlişkileri büyük gelişme göstermektedir ve bunun Coğrafî, tarihî ve sosyolojik sebepleri vardır. Bu ilişkiler aynı zamanda iki ülkenin menfaatlerinin örtüşmesinden kaynaklanmaktadır. Biz Vatanımız Kırım’ın işgalinden beri bu görüşlerimizi her ortamda dile getiriyoruz.

Doğu Avrupa’nın ve Karadeniz’in güvenliği, ekonomik ve sosyal gelişmesi ile demokrasinin güçlenmesi bu ilişkilerin derinleşmesine bağlıdır. Asıl söylemek istediğim şudur ki Türkiye ile Ukrayna ilişkileri stratejiktir ve uzun vadelidir. Bu nedenle de konjonktüre göre değişmemesi gereklidir.

Biz Kırım Tatarları bu ilişkilerin tam ortasındayız ve bu ilişkinin kuvvetlenmesini bütün kalbimizle desteklemekteyiz.

500 konut meselesinde ise bizim görüşümüz konutların tamamının Herson ve Geniçesk bölgesine yapılması yönündedir. Çünkü yapılacak olan bu konutlara sürgün bölgelerinden dönmek isteyen ve bu imkânı bulamayan vatandaşlarımızın yerleştirilmesini istiyoruz. Aslında Sayın Cumhurbaşkanlarının son kararı ile bu dileğimiz kısmen gerçekleşmiştir. Ayrıca bu bölgelerde iş imkânlarının olmaması şeklindeki görüşleri kısa vadeli ve kısır düşünceler olarak değerlendiriyoruz. Geniçesk Vatanımız Kırım’a 30 km mesafede ve Arabat demek bizim tarihimiz demek. Kiev’e, Lviv’e veya yüzlerce km ötedeki coğrafyalara yerleşen Kırım Tatarlarına yardım edilmesi ile ilgili tezleri anlamakta biz güçlük çekiyoruz. Ayrıca anlamak ta istemiyoruz.”

ÜMİT ŞİLİT: KIRIM TATARLARININ İKİ ÜLKE ARASINDAKİ DOSTLUK KÖPRÜSÜ OLMASI ÇOK VERİMLİ SONUÇLAR DOĞURMUŞTUR

Kırım Tatar Teşkilatları Platformu ve Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, Türkiye-Ukrayna ilişkilerinde Kırım Tatarlarının rolünü vurguladıktan sonra Kırım Tatarları için konut inşası meselesini de şu sözlerle değerlendirdi:

Putin ve Scholz'dan  iki yıl aradan sonra bir ilk! Putin ve Scholz'dan  iki yıl aradan sonra bir ilk!

“Türkiye ve Ukrayna arasında Cumhurbaşkanları düzeyinde yapılan görüşme her açıdan faydalı olmuştur. İki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğinin artması, Türkiye’nin Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne verdiği destek en üst düzeyde ve NATO’ya üyelik dahil somut bir şekilde ortaya konmuştur. Kırım Tatarlarının iki ülke arasındaki dostluk köprüsü olması çok verimli sonuçlar doğurmuştur ve bu Kırım Tatar halkının başarısıdır. Biz diaspora olarak bu konuda üzerimize düşeni yerine getirmeye devam edeceğiz. Konut meselesi hakkında konunun en başından beri halen Sürgün bölgelerinde yaşayan halkımızın dönüşü için konutların yapılması gerektiğini her ortamda ifade ettik ve bu düşüncemizde ısrarcıyız. Kiev’de konut yapılması bize hiçbir zaman mantıklı ve anlamlı gelmedi. Biz, eğer böyle bir proje yapılacaksa Herson, Geniçesk bölgesinde ve Sürgünden dönme imkanı olan soydaşlarımız için yapılması gerektiği düşüncesindeyiz. Konut konusunun bu şekilde bir hal alması, Kiev’de yapılması ısrarını anlamak mümkün değildir. Bu konuda fikir ve stratejimizin akılcı ve konunun insani, milli boyutu ile gözden geçirilmesi faydalı olacaktır.”

CELAL İÇTEN: TÜRKİYE’MİZİN “KIRIM’IN İŞGALİNİ TANIMIYORUZ” SÖYLEMİ, KIRIM TÜRKLERİ KADAR TÜRKİYE’DEKİ HALKIN DA GÜVENLİK MESELESİDİR

Kırım Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Celal İçten, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskıy’ın yanında Kırım Tatarlarının Milli Lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nu da görmek istediklerini ifade ederek konut inşası başta olmak üzere bir dizi konuya değindi. İçten’in değerlendirmesi şöyle:

“Zelenskıy’nin Türkiye ziyaretinde milli liderimiz Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun yanında olmaması beni üzdü. Yapılacak binaların Ukrayna’nın kırsal kesimlerinde olmasının çocuklarımızda eğitim sorunu çıkaracağını düşünüyorum. Bu binaların kontrolü kimde olaca o da merak konusu. Yerli ve köklü halk sorunumuz daha çözülmedi. Türkiye’mizin ‘Kırım’ın işgalini tanımıyoruz’ söylemi Kırım Türkleri kadar Türkiye’deki halkın da güvenlik meselesidir. Ukrayna’daki FETÖ’cüler gündeme geldi mi ondan bir haber yok.”

ZAFER KARATAY: TÜRKİYE İLE UKRAYNA ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN GÜN GEÇTİKTE GELİŞMESİ ÇOK İYİ

Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi, Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay, Zelenskıy’ın ziyaretinin Rus işgali altındaki Kırım’ın durumunun, Rusya’nın gerçek niyetlerinin Türkiye’nin gündemine gelmesi için bir fırsat yarattını ifade ederek şu yorumda bulundu:

“Türkiye ile Ukrayna arasındaki ilişkilerin gün geçtikçe gelişmesi çok iyi. Aslında geç bile kalındı. SSCB dağıldığı zaman Rusya’nın sahip olduğu bilgi birikimine ve teknolojiye Ukrayna da sahipti. Kendi uçağını, kendi motorunu yapan bir Ukrayna vardı. Birçok bilim adamı, yetişmiş insan gücü Batıya gitti. Özellikle askeri alanda işbirliği her iki ülkeninde çıkarına. Üstelik bu iki ülkü birbirlerine karşı bir husumetleri yok. Türkiye ile Ukrayna arasında ilşkilerinin gelişmesi, günümüzde had safhaya çıkan Rusya baskısına karşı Ukrayna’nın menfaatine değil, aynı zamanda Türkiye’nin de milli güvenliği ve çıkarları için de çok gerekli ve yararlıdır. Zelenskıy’in ziyareti  Kırım’ın durumunun, Rusya’nın gerçek niyetleri ve yüzünün de Türkiyenin gündemine gelmesi için bir fırsat yaratmıştır. Özellikle Rusya’ya karşı teslimiyetçi ve Türkiye’nin gerçek milli çıkarlarını göremeyen, görmezden gelenlere, düzenlenen basın toplantısında Cumhurbaşkanımız tarafından bir kere daha altının çizilmesi çok iyi bir cevap olmuştur.”

NAMIK KEMAL BAYAR: TÜRKİYE, KIRIM PLATFORMU’NA KATILACACAK ÜLKELERE YÖNELİK RUS YÖNETİMİNİN TEHDİTLERİNE KULAK ASMADIĞINI KANITLAMIŞTIR

Dünya Kırım Tatar Kongresi Genel Sekreteri ve Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkan Vekili Namık Kemal Bayar, Zelenskıy’nin ziyaretini uluslararası ilişkiler ve Kırım’ın işgalinin gündeme getirilmesi bağlamında değerlendirerek konut yapımı meselesine de değindi. Bayar’ın yorumu şöyle:

“Ziyaret sonrası yapılan mutabakat zaptı iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın sağlam temellere dayandığını bir kez daha göstermiş oldu. Ukrayna’nın, NATO üyeliğine Türkiye’nin açık şekilde destek verdiğini belirtmesi, Rusya’nın saldırganlığına karşı son günlerdeki en güçlü cevap niteliğindedir. Türkiye’nin Kırım Platformu’na en üst düzeyde katılacağını beyan etmesi, Kırım’ın işgaline karşı Türkiye’nin en başından beri takındığı tutum ve kararlı tavrının daimi ve kalıcı olduğunun ispatıdır. Türkiye, Kırım Platformu’na katılacak ülkelere yönelik Rus yönetiminin tehditlerine kulak asmadığını dünyaya kanıtlamıştır. Türkiye’nin Kırım Tatarlarına yönelik konut projesi bize göre işgal bittikten sonra Kırım’da hayata geçirilse ve halen Sürgün yerlerinde yaşayan insanlarımızın vatana dönüşünü sağlamak amaçlı olsa daha doğru olurdu. Hiç olmazsa yine Sürgünden dönüşü teşvik amaçlı olarak sadece Herson bölgesine yönelik yapılabilirdi. Projenin Kiev ya da başka şehirlere dağıtılmasına baştan beri anlam veremedik ve gelinen noktada projenin süreçlerini yürütenlerin halkımız adına çok da iyi sonuçlar alamadığını görüyoruz. Kiev ya da Nikolaev’de neden konut istendiğini “perspektif” kelimesinin ne anlama geldiğini anlamakta zorlanıyoruz. Bize göre gömleğin ilk düğmesini projeyi takiple görevli şahıslar yanlış iliklemiş ve sonuç böyle olmuştur. Kanaatimizce bir konut projesi yapılacaksa bu sadece ve sadece Sürgünden dönecekler için ve Kırım’a en yakın bölgede olmalıydı. Diaspora bu gibi projelere öncelikle bu açıdan bakmaktadır.”

Editör: Haber Merkezi