TÜRK DÜNYASI

Çin’in Ulusal Günü ve 75 Yıldır bitmeyen Zulüm

Uygur Türklerine Yönelik Soykırımın Gölgesinde: Çin’in Ulusal Günü ve 75 Yıldır bitmeyen Zulüm

Çin Halk Cumhuriyeti’nin (ÇHC) Ulusal Günü’nü kutladığı bu gün, Doğu Türkistan’daki Uygur halkına yönelik baskılar ve bu baskıların soykırım boyutuna ulaştığı bir dönemi yeniden gündeme taşıyor. Ulusal gurur olarak kutlanan bu gün, Uygurlar için tarihsel bir dönüm noktası olup insan hakları ihlallerinin karanlık bir sayfasını temsil ediyor.

ÇKP rejiminin Doğu Türkistan’ı işgal ettiği tarihten bu yana, Uygurlara yönelik zulüm ve asimilasyon politikaları giderek şiddetlendi. Tarih boyunca Uygur halkı, etnik ve dini kimliklerinden dolayı “milliyetçi”, “karşı-devrimci”, “bölücü”, “dini aşırıcı” ve “terörist” gibi suçlamalarla damgalandı ve cezalandırıldı. Bugün ise Çin Komünist Partisi tarafından işlenen tam kapsamlı soykırım, Uygur ve diğer Türk kökenli toplulukları keyfi tutuklamalar, toplu gözetim, devlet eliyle zorla çalıştırma, zorla kürtaj, zorla kısırlaştırma, Han Çinlilerle zoraki evlilikler ve organ kaçakçılığı gibi insanlık dışı suçlarla karşı karşıya bırakıyor.

Uygur Hareketi’nin Başkanı Rushan Abbas, “Uygur diasporası için Çin’in Ulusal Günü, adalet, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin süregeldiğinin acı bir hatırlatıcısıdır,” dedi. “Bugün, Uygur halkının Doğu Türkistan’daki 75 yıllık Çin işgali altında maruz kaldığı acıları simgeliyor. Aynı zamanda, onlarca yıldır dünya liderlerinin sessiz kaldığı katliamlar ve günümüzde yaşanan soykırımı gözler önüne seriyor. Pekin, bu suçlarından dolayı hesap vermekten kaçmaya devam ederse, Uygur halkının başına gelenler, dünyanın geri kalanı için bir ön gösterim niteliğinde olacaktır.”

Uygur Hareketi, uluslararası toplumu Çin’in propaganda anlatısını reddetmeye ve Uygur halkının yaşadığı zulme dikkat çekmeye çağırıyor. Tüm insanları, Çin büyükelçilikleri önünde düzenlenecek barışçıl protestolara katılmaya, Doğu Türkistan’da milyonlarca masum insanın zorla kaybedildiği, zorla çalıştırıldığı ve fiziksel, zihinsel ve cinsel istismara uğradığı bu trajediye karşı seslerini yükseltmeye davet ediyor.